Sempozyuma, Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi’nin yanı sıra İzmir Kâtip Çelebi, Iğdır, Bilecik Şeyh Edebali Üniversitelerinin rektörleri de katkı sundu.Katılımcılar akademik gelişme, yükseköğretim alanı ve topluma hizmet konularında çok değerli fikirler ortaya koydu. Özellikle akademisyenin ve üniversitenin toplumsal rolü üzerinde çok önemli tanımlamalar yapıp mühim kavramları dinleyicilerin dikkatine sundu.Sempozyumda bilimsel bilgi, teknoloji üretimi, toplumsal hizmetin sürekliliğinden bahsedilerek bilim insanlarının tevazu sahibi, özgür düşünceye önem veren; vefalı, fedakâr bir karakterde olmalarının olmazsa olmaz bir durum olduğu vurgulandı.Sempozyumun kapanış oturumunda konuşan Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Harun Çitçi, teknoloji çağında üretilip teknolojiye dönüştürülen bilginin erdemli ve doğru bilgi olarak dönüşümü sağlanmazsa topluma faydasının da sınırlı olacağını, bunun için akademinin erdemli ve doğru bilginin üretilip yayılması için gayret göstermesi gerektiğini söyledi.Rektör Çiftçi “Üniversiteler olarak biz zor olana talibiz, zoru başarmak tarafında olmalıyız. İnsana eşref-i mahlukat (yaratılanların en şereflisi) gözüyle bakmalıyız. İnsan-ı Kamil’i aramak durumundayız. Yeni bir nesil inşasına ihtiyacımız var. Bu nesil topluma hizmet anlayışını ve erdemli insan olma modelini ortaya koyacak. Topluma hizmet ederken üniversite ve akademisyen, değerler üretmeli ve bu değerleri ancak yaşayarak koruyabileceğini ve geleceğe aktarabileceğini bilmeli. Geçmişten geleceğe tevarüs edilen en önemli olgu ilimdir, irfandır. Hedeflerimiz, insan odaklı olduğu için ilim ve irfanı öncelemek, aktarımını projelendirmek durumundayız. Gençler ilim ve irfanla tanıştırılmalı. İlim ve irfansız nesil geleceği inşa edemez. Erdemli nesiller, ilim ve irfanla mutlu, müreffeh bir gelecek inşa edebilir” diye konuştu.Toplumdaki niteliksel dönüşümü temellendirecek olanların üniversiteler ve akademisyenler olduğunun altını çizen Rektör Çiftçi, üniversitelerin bu anlamda topluma liderlik etme misyonu bulunduğunu ve bilim insanlarının bu vazife ile sorumlu olduklarının farkında olmaları gerektiğini vurguladı.Her kurum ve kişinin değişim ve gelişime açık olması gerektiğini ifade eden Rektör Çiftçi “Değişim ve gelişimden kastımız ‘Daimî Tekâmül-ü yaratacak’ döngüyü sağlamak. Değişeceğiz, yenileneceğiz, gelişeceğiz ve aynı zamanda değerlerimizle, erdemlerimizle güçleneceğiz. Öğrenen, öğreten, dinleyen ve seveni temsil eden ‘erdemli insanlar topluluğu’nu yetiştirerek medeniyetimizin özünü geleceğe ışıklar saçarak aktarmak durumundayız. Bilginin, topluma ve insanlığa hizmet odaklılık ilkesi önem arz etmekte ve burada yeni YÖK ve Yeni Yükseköğretim anlayışı berraklaşıyor. Bunun için daha çok bir araya gelip, imkânlarımızı seferber edip, oluşturacağımız ortak akıl ve sinerjiyi önemsemeliyiz. YÖK ile ilgili yasal düzenlemeler bu yeni anlayışı yönetecek bir yaklaşımla yeniden ele alınmalı” ifadelerini kullandı.Çevrim içi olarak düzenlenen ve 45 farklı üniversiteden 135 katılımcının yer aldığı ve üç günde 47 oturumun düzenlendiği sempozyuma; doktora danışmanı, bu danışmanın yetiştirdiği akademisyen ve bu akademisyenin öğrencisi yüksek lisans veya doktora öğrencileri tarafından hazırlanan bildiriler kabul edildi. Böylece etkinlikte bilim insanı ve sanatçılardan üç farklı kuşaktan bilim insanları ve öğrenciler aynı zaman ve yerde bir araya getirilerek kuşaklar arasında bilimsel etkileşim sağlanması amaçlandı.
EĞİTİM
01 Aralık 2021 - 07:35
45 üniversiteden 135 katılımcı üç gün boyunca 47 oturumda kuşaklar arası bilimsel etkileşimi tartıştı
Kütahya Dumlupınar Üniversitesi tarafından düzenlenen “Akademide Üç Kuşak” Bilim, Kültür ve Sanat Sempozyumu çevrimiçi gerçekleştirildi.
EĞİTİM
01 Aralık 2021 - 07:35