Programa, MHP Çankırı İl Başkanı Ahmet Kurt, MHP Çankırı Merkez İlçe Başkanı Mahmut Doğar, Türkiye Gaziler ve Şehit Aileleri Vakfı Çankırı Şubesi üyeleri katıldı.Şehit Yahya Coşkuner Orta Okulu Müdürü Nadir Kayaş, Atatürk’ün Çankırı’ya gelişi, Kastamonu dönüşü tekrar uğrayıp Çankırı’da gecelemesi ve Çankırı halkı ile yaşadığı diyaloglar hakkında sunum yaptı.Sosyal medya üzerinden canlı olarak yayınlanan program TÜRKAV Çankırı İl Başkanı İsa Bölükbaşı’nın selamlama konuşmasının ardından sunumunu gerçekleştiren Kayaş, 1. Dünya savaşı sonrası Ülke işgal edilmeye çalışıldığını vurgulayarak “İstanbul hükümeti hareket edemez hale getiriliyordu. Yüreğimiz acı içindeydi. Vatanın kurtuluşu için hareket eden Gazi Mustafa Kemal’in Samsun’a çıkışı, Amasya, Erzurum, Sivas ve en sonunda Ankara ile devam eden kurtuluşun temelleri atılmış oluyordu. Kurtuluş için savaşmak gerekti. Savaşacaktık lakin ihtiyaç duyulan silahların bulunması cephelere ulaştırılması gerekiyordu. Bu yüce görevi İnebolu’dan Polatlı’ya uzanan 356 kilometrelik bu yol İstiklal Yolu, İstikbal Yolumuz oluyordu. Tüm zorluklara rağmen askerin ihtiyaç duyduğu cephane hedefe ulaşıyordu. Bu kutlu yolun ve bu yöre insanının didine didine savaşın kazanılmasına katkı verdiğinin Gazi Mustafa Kemal de farkındaydı. Çankırı – Kastamonu – İnebolu gezisine yeni bir anlam daha katmayı planlayan Gazi Mustafa Kemal, ülkenin yenileşme hareketlerinden biri olan Şapka İnkılabını da bu gezisi ile fiilen başlatmak istediğini yakın çevresine ifade ediyordu. Yöre insanın çok mutaassıp, yeniliklere kapalı olduğu farklı kişiler tarafından ifade edilmesine rağmen Gazi kararını değiştirmedi. İnkılabın önce memurlardan başlatılıp halka kanunlarla yayılması uygun diyenlerin aksine, halkın kabullenmediği yenilik, yenilik değil demiştir” diye konuştu.Gazi Mustafa Kemal’in Çankırı – Kastamonu – İnebolu gezisinden kısa notlar aktaran Kayaş, 31 Ağustos 1925 Pazartesi günü saat 17.00’de tekrar Çankırı’ya gelişinden bahsetti. Kayaş devamla şu değerlendirmede bulundu: “Atatürk’ün Çankırı – Kastamonu – İnebolu gezisindeki ‘Şapka Gezisi’ 23 Ağustos 1925 ten 31 Ağustos 1925 Pazartesi gününe kadar sürmüş, gezi her yönüyle başarılı olmuştu. Atatürk, vatandaşların coşkun gösterilerinden, şapkayı, en ufak bir tepki göstermeksizin hemen benimsemelerinden çok memnundu. Devrim Atatürk’ün bir işaretiyle kendiliğinden oluvermişti. Daha hiçbir emir verilmeden halk terzilerine harıl şapka, kasket diktiriyor, bulamazsa başını açıyordu. Yeryüzünde hiçbir devrim, bu kadar içtenlikle, anlayışla, isteyerek ve bilerek yapılmamıştı. Halka şapkayı alıştıra alıştıra, önce memurlardan başlayarak giydirelim diyenler aldanıyordu. Atatürk; ‘Kıyafeti, medenî bir şekle dönüştürmek için kanun falan gerekmez. Millet karar verir, yapar. Yalnız bir Diyanet İşleri Reisi, buna bağlı müftü, imam ve hatipler var. Bu sınıfa ait özel kıyafeti tanırız. Bu işlerle görevli olmayanların aynı kisveyi giymeleri doğru değildir. Bu gibilerini kimse tanımaz ve kabul etmez’ dedi. Atatürk, bu sözleriyle Şapka ve Kıyafet İnkılabının amacını da açıklıyordu. Bu inkılap sadece bir giyim tarzı değişikliği değil, aynı zamanda halkın inancını sömürenleri de ayıklamayı amaçlıyordu.” Kayaş sunumunu “1925 yılının 1 Eylül sabahı Atatürk, Çankırı'dan Ankara'ya dönüyordu. İstiklal Savaşının kahraman halkına yeni paye yüklenmiş, Türk Devrim tarihinde 25 Kasım 1925’de kabul edilen Kıyafet ve Şapka İnkılabının temelleri yine bu kutlu yolda atılmıştı.” İfadesi ile tamamladı.Program sonunda katılımcılara teşekkür eden Bölükbaşı, yapacakları faaliyetler hakkında bilgi verdi.
GÜNDEM
25 Ağustos 2021 - 07:13
Çankırı TÜRKAV Ulu Önder'i unutmadı
TÜRKAV Çankırı İl Başkanlığı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Çankırı'ya Gelişinin 96. Yıldönümü ve Şapka İnkılâbı nedeniyle Ahmet Mecbur Efendi Bilim ve Sanat Merkezi’nde program gerçekleştirdi.
GÜNDEM
25 Ağustos 2021 - 07:13