İlk tören Atatürk Anıtında düzenlendi. Çankırı Ziraat Odası Başkanı, TZOB Yönetim Kurulu Başkan Vekili, Nejat Gamzeli ve ilçe oda başkanları Atatürk Anıtına çelenk bırakarak saygı duruşunda bulundu, İstiklal Marşı’nı seslendirdi.Etkinlikler kapsamında Başkan Gamzeli ve oda başkanları Vali Hamdi Bilge Aktaş’ı makamında ziyaret etti. Oda merkezine geçen Gamzeli ve oda başkanları, Dünya Çiftçiler Günü nedeniyle çiftçilerin sorunları ve çözüm yollarını ifade eden basın toplantısı düzenledi. Uluslararası Tarım Üreticileri Federasyonu (IFAP) tarafından alınan kararla 1984 yılından buyana, her yıl 14 Mayıs günü ülkemizde ve tüm dünyada “Dünya Çiftçiler Günü” olarak çeşitli etkinliklerle kutlanmakta olduğunu, bu günün kutlanmasıyla değeri çok da iyi anlaşılmayan tarım sektörünün ve çiftçilerimizin gündeme gelmesinin sağlandığını kaydeden Gamzeli, Çankırı’yı da içine alan yurt genelindeki sorunları dile getirirken şunları söyledi :”Bütün insanlık tarihi boyunca tarım, en stratejik sektör olmuştur. Önemi hiçbir zaman azalmamış, aksine her geçen gün artmıştır ve artmaya da devam edecektir.” dedi.HENÜZ ANLAŞILAMADIKYoksulluk, kıtlık ve açlıkla ancak tarımsal üretimi artırarak mücadele edebileceğimiz vurgulayan Gamzeli, “Ülkemizde tarım sektörü var olan potansiyelini tam olarak kullanamamaktadır. Sektörün potansiyelini değerlendirdiğimizde tarımın, gayri safi milli hasılayla yaptığı destekle ülkemizin zenginliğine büyük katkı sağlayacağı da aşikârdır. Ama tüm bunlara rağmen üzülerek belirtmek gerekirse, tarım sektörünün ve tarım sektöründe çalışan insanlarımızın önemi bu ülkede henüz anlaşılmamıştır. Hangi koşullarla, hangi maliyetlerle üretim yaptığımız iyi bilinmiyor. Zor tabiat koşullarına rağmen, yağmur, çamur demeden gecemizi gündüzümüze katarak üretimi sürdürüyor.Tüm zorluklara rağmen tarlada kalıyor üretimden vazgeçmiyoruz.Anadolu ve Trakya, bu cennet topraklar, tahıl başta olmak üzere hemen bütün tarımsal ürünlerin de en önemli üretim merkezlerinden biridir.Bereketli topraklarımız ve çiftçilerimizin özverili çalışması sayesinde sofraları donatıyor, hiçbir gıdayı eksik etmiyoruz. Üretim çeşitliliğinde Çin, Hindistan, ABD gibi ülkelerle yarışıyoruz. 55 üründe dünyada ilk 10 sırada yer alıyoruz. Sadece bu ülkenin gıda güvencesini sağlamıyoruz, 5 milyon mülteciyi de besliyoruz. İçinde bulunduğumuz bölgede, başta Ortadoğu olmak üzere, Rusya, Kafkasya, Orta Asya, Kuzey Afrika ve Doğu Avrupa’da büyük bir gıda talebi bulunuyor. Bu coğrafyanın tam ortasında yer alıyoruz. Çok stratejik bir konumdayız. Rahatlıkla bölgenin tarımsal üretim merkezi olabiliriz. Bu anlamda gereken potansiyele sahibiz. 2017 yılı verileriyle, milli hasılaya 51,7 milyar dolarlık katma değer ekliyor, üretici fiyatlarıyla, 88 milyar dolarlık üretim yapıyoruz. 17 milyar dolarlık gıda ve tarım ürünleri ihracatı sağlıyor, ülkemiz ekonomisine ve tanıtımına önemli katkı sağlıyoruz.Yaz aylarında tarımsal istihdamı 6 milyona çıkarıyoruz. İşsizliği ortalama 2 puan düşürüyoruz. Biz çiftçinin kıymetinin yeterli ölçüde bilinmesini istiyoruz. Çiftçimizin yaptığı işin öneminin kavranmasını istiyoruz.”HIZLI BASINÇLI SULAMA Tarım sektöründe var olan potansiyeli kullanmaya engel olan sorunları paylaşan Gamzeli, “Sektörden daha fazla verim alabilmemiz için tüm bu sorunları çözmek zorundayız. Çözüm bekleyen sorunlarımızın başında yapısal sorunlarımız gelmektedir.Ülkemiz genelinde tarımsal işletmelerimiz küçük, arazilerimiz çok parçalıdır.Ortalama işletme büyüklüğümüz 61 dekar ve bu alan yaklaşık 10 parselden oluşuyor. Bu kadar parçalanmış arazi ve işletme yapısıyla verimli tarımsal üretim yapmak imkânsızdır. Bu sorunun çözülmesi, işletmelerin büyütülmesi gerekiyor. Bu açıdan arazi toplulaştırma çalışmaları büyük önem taşıyor. Sulama hepimizin bildiği gibi hem bu bölgenin hem de ülkemizin en önemli meselelerinden biridir. Hala ekonomik ve teknik olarak sulanabilir 8,5 milyon hektarlık arazinin 2,15 milyon hektarını gerekli altyapı çalışmaları tamamlanamadığı için sulayamıyoruz. Sulanan alanlarda da yüzde 60’a varan oranlarda tasarruf sağlayan basınçlı sulama sistemlerine yaygın olarak geçemedik. Hızla basınçlı sulama oranını artırmamız gerekiyor.” Tarımda en büyük sorunlarımızdan birinin de örgütlenme olduğunun altını çizen Gamzeli, “Örgütlenmeyi etkin olarak sağlayamadığımız için üretim planlaması yapamıyoruz. Ürünümüzü değerinden satamıyoruz. Çiftçimiz, istikrarlı bir gelir elde edemezken, tüketicimiz de makul fiyatlarla ürün tüketemiyor. Tarlada 1 lira olan ürün markette 5-6 liraya çıkabiliyor. Sulu tarım yapan ve bir sezonda iki ürün kaldıran çiftçi ile İç Anadolu ve Doğu Anadolu çiftçisi bir değildir. Biz iki yılda bir ürün alırken, su sorunu olmayan sıcak ve verimli bölgeler yılda iki ürün alıyor. Hal böyleyken, İç Anadolu ve Doğu Anadolu çiftçisi ile sulu tarım yapan ve sezonda iki kaldıran çiftçinin aynı prim desteğini alması hakkaniyete sığmıyor. İç Anadolu ve Doğu Anadolu için ek destek düşünülmeli, birim başına çiftçi gelirleri birbirine yaklaştırılmalıdır.”TALEPLER YUMAĞIGamzeli çiftçilerin taleplerini madde madde sıraladı. Talepler aşağıdaki başlıklarda sıralandı:*Hazineye ait arazilerde ecrimisil ödeyerek tarımsal üretim yapan çiftçilerimizin çiftçi kayıt sistemi ÇKS’ye kayıt yaptırabilmelerinin yolu açılmalıdır.*İntikali yapılmamış arazilerde intikal işlemlerini hızlandırmak için, 15 Mayıs 2018 tarihine kadar uzatılan “miras kalan tarım arazilerinin intikal işlemleri esnasında alınan tapu harcı muafiyeti” devam ettirilmelidir.*2 B arazilerinin, tarım arazisi olarak korunması kaydıyla çiftçimize satışında rayiç bedel, tarımsal arazi rayiç bedeli üzerinden belirlenmelidir.*Çiftçilerimize verilen doğrudan destekler, Tarım Kanununda öngörüldüğü gibi gayri safi yurtiçi hasılanın yüzde 1’ine çıkarılmalıdır.*Tarımsal desteklerden alınan yüzde 2 ile yüzde 4 arasında değişen stopaj kesintisi kaldırılmalıdır.*Çiftçilerimizin 2 bin liranın üzerinde vadesi geçmiş vergi, tarımsal amaçlı sulamada kullanılan elektrik, sulama işletme ve bakım ücreti, su kullanım hizmet bedeli borçlarının desteklerden kesilmesi uygulamasından vazgeçilmelidir.*Tarımda kullanılan elektrik, tohum, fide ve ilaçtan alınan KDV sıfırlanmalı, elektrikteki enerji fonu ve TRT payı kaldırılmalıdır.*Hayvancılık işletmelerinde kullanılan elektriğe tarımsal sulama abone grubu tarifesi uygulanmalıdır. *Çiftçimizin düşük faizli kredi talebi karşılanmalı, tarımsal kredilerde kredi masrafları alınmamalı, sigorta mecburiyeti kaldırılmalıdır.*Çiftçilerimize yeni finansman olanakları sağlanmalı, takibe düşmüş kredi borçları faizsiz ve uzun vadeli olarak yapılandırılmalıdır.*Üreticilerimize kullandıkları yem için fatura karşılığında belli bir miktar destek verilmeli veya yemi Tarım ve Kredi Kooperatifleri/üretici örgütleri kanalıyla uygun fiyattan temin edebilmelerine imkân sağlanmalıdır.*2017 yılında olduğu gibi, 2018 yılında da doğal afetlerden zarar gören çiftçilerimizin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri’ne olan borçları ertelenmelidir.*Tarım sigortalarında primler çiftçimizin ödeyebileceği seviyelere çekilmeli, sigorta kapsamı genişletilmelidir.*Tarım Bağ-Kurlularda aylık prim ödeme gün sayısı 25 günden, 2008 yılında olduğu gibi yeniden 15 güne indirilmelidir.*Çiftçilerimize, prim ödedikleri her yıl için 90 gün, 4 yılda 1 yıl hesabıyla fiili hizmet payı, kamuoyunda bilenen ismiyle yıpranma hakkı verilmelidir.*Kadın çiftçilerimizin, sigortalı olmadan önce gerçekleşen doğum nedeniyle hizmet borçlanması yapabilmesi sağlanmalıdır.*Çiftçilerimize muafiyette geçen süreler için borçlanma imkânı verilmelidir.Gamzeli konuşmasını çiftçilerin 14 Mayıs Dünya Çiftçiler Gününü kutlayarak sonlandırdı. Toplantı Gamzeli’nin basın mensuplarından gelen Çankırı tarımının zenginleşmesinde, güçlenmesinde, göçün geriye döndürülmesinde yapılması gerekenler hakkında görüş alış verişinde bulundu. Gamzeli inşaatı devam etmekte olan yeni hizmet binalarının bu yıl temmuz ayında sona ereceğini kaydetti.Toplantı basın mensupları ve oda başkanlarına kıymalı ikramı ile sona erdi.
GÜNDEM
15 Mayıs 2018 - 08:06
Çiftçi dert küpü
14 Mayıs Dünya Çiftçiler Günü, Çankırı Ziraat Odası tarafından düzenlenen etkinliklerle kutlandı.
GÜNDEM
15 Mayıs 2018 - 08:06