Bıçak imalatına yıllarını veren Sürmene’ye saygı duyan Erhan Yıldırım (32 ), işini geliştirip Sürmene ile aynı kalitede, hatta daha üstün bıçak üretme bilgi ve becerisine sahip olduğunu iddia ederek, “Yıllar içinde edindiğim tecrübeme güveniyorum. Çankırı çöpünden inşallah bir şey olacak. Tabii kıymet bilene” sözleri ile bir yerlere mesaj gönderirken, “ Hedef olmazsa ömür biter. Bir trilyon lira kaybettim ama tecrübe kazandım. Kaybedilmiş bir şey yok. Daha gencim. “ diyerek azmini koruyup en çok üzüldüğü noktanın zaman kaybı olduğuna vurgu yapıyor. Demirciler arastasında zor şartlarda bıçakçılık sanatını icra etmeye çalışan Yıldırım’ın, baba mesleğine merakı Çankırı Meslek Yüksek Okulu makine bölümünden ayrılmasına neden olmuş, devlet işi arama yerine kendi işini kurarak hayatın dişlileri arasında yoğurulmuş.23 yıldır bu sanattan ekmek yiyen Yıldırım “Dünya kuruldu kurulalı var olan bıçak hâkimiyetini hala devam ettiriyor. Dünyada bıçağın yerini tutacak düşünemiyorum. Her zaman kullanılan el aleti. En iyi bildiğim işse bıçakçılık. Severek yapıyorum... Her şey de para değil. Kamuda yerimi alabilirdim ama ben bıçak üretimini tercih ettim” ifadelerini kullandı. EN GENÇ BIÇAKÇI Bu işi el emeği ile sanatsal anlamda yapan Türkiye’deki en genç kişi olduğunu düşünen Yıldırım, çakı, mutfak bıçağı, avcı bıçağı, keser, nacak, satır üretiyor. Özel sipariş alması yanında avcılık ve hediyelik eşya fuarlarına, festivallere katılan Yıldırım’ın işlerinin en yoğun olduğu hasat dönemi kurban bayramı öncesi. Sapında geyik, koçboynuzu ve fiber kullanan, bıçakta ise paslanmaz çelik kullanan Yıldırım, tek tek elde dövme işlemi ile başlayan bıçak hazırlamada kısaca kabzayı oturtuyor, parlatıyor, polisaj yapıyor, biledikten sonra satışa sunuyor. En iyi bıçağın nasıl olması gerektiği sorumuza cevap veren Yıldırım, “ En iyi bıçak ustasına ulaşılan bıçaktır. Biz de hata yapabiliriz, ancak şikâyetleri giderip müşteriyi memnun ediyoruz. Vatandaşların şikâyetlerini ulaştıracakları bıçak imalatçılarına, örneğin Sürmene’ye ulaşma imkânı yok! Biz müşterinin elinin de altındayız” diye bıçaklarından övgü ile söz ediyor Bıçakların bileylenmesine değinen Yıldırım, “merdiven altı değil, bu işi bilene yaptırmalı, aksi taktirde suyunu kaçırıyorlar, O zaman da sertlik düşüyor, kesim zayıflıyor, bıçak bir yıl yerine 3 aylık ömrü kalıyor.” şeklinde vatandaşlara uyarıda bulunuyor.YAPTIĞIMIZI TEŞHİR EDİP SATAMIYORUZ “ Bizimle ilgilenen yok. Maddi beklenti içinde değiliz ama büyüklerimizi selam verip acı kahvemizi içmeye bekliyor, yanımızda görmek istiyoruz. Yetkililer varlığımızdan- yokluğumuzdan haberdar değil. ‘Büyük cami altında el emeği ile uğraşan kim kalmış?’ diye arayıp soran yok! Seçimden seçime ‘oyunuz kime?’ diye hatırlıyorlar. Biz büyüklerimizden bunu beklemiyoruz. Bizim bu memlekette varlığımızdan yokluğumuzdan haberdar olan yok. Ömrümüzü tüketip gidiyoruz işte! Hayırlısı bakalım!..” diye yine de umudunu kaybetmeyen, sitemkar sözlerle yetkililere seslenen Yıldırım, el sanatlarının teşhir edilerek satışının sağlanması için mekan istiyor, turizme bu yönde katkı sağlayacaklarının, el sanatının yaşayacağının altını çiziyor.
YAŞAM
29 Eylül 2017 - 07:25
Sürmene'ye rakip Çankırı bıçakları
Yıldırım “ En iyi bıçak ustasına ulaşılan bıçaktır”
YAŞAM
29 Eylül 2017 - 07:25