MKE’nin şirketleşmesi ardından işçilerin kafasında oluşan soru işaretlerini gidermek üzere önceki gün kalabalık heyetle gelen Milli Savunma Komisyon Başkanı İsmet Yılmaz’ın Çankırı Silah Fabrikası bahçesinde düzenlenen bilgilendirme toplantısında konuşmasının bir yerinde üzerine basa basa “İşçisiniz!… İşçisiniz!.. İşçisiniz!…” tekrarı bana Cem Karaca’nın bir döneme imzasını atan “ Tamirci Çırağı “ şarkısını hatırlattı.
İşçiliğin kutsal makam olduğunu vurguladıktan sonra bilgilendirme toplantısından kim ne kazandı ona bakalım…
Konuya Fransız kaldığım Şirketleşme kanunlaştıktan sonra işçide yükselen ateşi düşürmeye geldikleri anlaşılan heyet de işçi de beklentilerine ulaşamadı, hatta sorular arttı bile diyebiliriz.
İçerisinde ülkenin değişik yörelerinden beklide Çankırı’ya ilk kez gelen çok sayıda komisyon üyesi milletvekilinin bulunduğu heyet teşekkür/ hoş geldiniz anlamına da gelecek çiçekle karşılanmaması toplantının gergin geçeceğinin işareti oldu. Her şeye rağmen çiçek takdim edilseydi şık, hem de çok şık olurdu.
Politikacı üslubu ile ateşli, hatta zaman zaman yüksek perdeden konuşan şirketleşmenin mutfağındaki Yılmaz’ı dinlerken zihinlerde oluşan “Yılmaz ya şirketleşmenin tamamını işçi lehine hazırladığından özgüvenle böyle sert konuşuyor, ya da kendisinin de desteklemediği bazı maddeler için “ Git düzelt!” diye görevlendirildiğinden, kendisini suçlu hissedip böyle konuşuyor dersiniz.
Zaman zaman söz düellosuna dönüşen bilgilendirme toplantısında soruların artı arkasının kesilmeyeceğini fark eden MKE Genel Müdürü Yasin Akdere adeta Yılmaz’ın imdadına yetişip mikrofonu kaptı. Tansiyon hissedilir ölçüde düştü. Bu arada Akdere’yi takdir etmek lazım. Politik hayatta yıldızı parlak.
Toplantı boyunca konuşmacılar protokolden alkış alırken işçilerin cimri tutum sergilediği gözlendi.
Toplantı, Dereçatı köyü barajı açılış töreni nedeniyle yarım kaldı, belki böylesi daha iyi oldu…
Protokolün toplu fotoğraf çekimi için işçileri davet ettiğinde, işçilerin dönüş yoluna dizildikleri, aile fotoğrafını dolu dolu göstermekten kaçındıkları da gözlerden kaçmadı.
Her şeye rağmen şirketleşmenin Çankırı için, ülke için, en önemlisi işçiler için hayırlı olmasını dileyelim.
Takılıp kalmak yerine ileri bakmakta yarar var…