Hatırlarsanız bundan kısa bir süre önce kanlı terör örgütünün elebaşısı Karayılan SİHA'ların kendilerini tavşan gibi avladığını, bulundukları yerden çıkamadıklarını itiraf ederek içerideki ve dışarıdaki destekçilerinden acil yardım istemişti.
Bu isteğin üzerinden çok kısa bir süre geçti ki bir milletvekili, Karayılan’ın imdadına yetişerek terörle mücadelede silahlı insansız hava araçlarının kullanılmasına karşı çıktı. Milletvekili, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, terör örgütüne ağır darbeler indiren Silahlı İnsansız Hava Araçları'ndan (SİHA) rahatsız olduğunu söyledi. Terörle mücadele edileceğini, ancak bunun hukuk kuralları içinde, insanların yaşam hakkını gözetecek şekilde olması gerektiğini belirten milletvekili, "Eskiden JİTEM vardı, şimdi aynı görevi SİHA'lar yapıyor. Böyle yöntem hukuk devletinde olmaz ancak savaşta olur; savaşın da kuralları var" dedi.
Bu ifadeleriyle bölücü örgütün devletle savaştığını itiraf eden milletvekili hızını alamayıp “sivillerin vurulduğu” iddiasında da bulundu.
Türkiye Cumhuriyeti devletine savaş ilan edip, topraklarına göz diken eden alçak değil mi?..
Bu iddia üzerine; hem İçişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı bugüne kadar tek bir sivile SİHA tarafından zarar verilmediğini açıklarken SİHA’lar tarafından yapılan operasyonlarda ele geçirilen terörist sayısını da döküm olarak verdiler.
Artık; terörle mücadelede yerli üretim SİHA’lar sayesinde büyük bir başarı yakalandığı, girilemez denilen sığınıklarının yerle bir edildiği, psikolojik üstünlüğün terörle mücadelede savunma pozisyonundan çıkan devlette olduğunu hepimiz görüyor ve biliyoruz.
Sayın KILIÇDAROĞLU’nun konvoyuna saldırıp askerimizi şehit eden alçak bile SİHA ile vuruldu, kötü mü oldu?..
Sadece SİHA değil belirleyici olan, artık masum kürt çocuklarını kandırıp dağlara çıkartamıyorlar.
Kendi çocukları uşaklığının yaptıkları ülkelerde özel okullarda okurken kürt kardeşlerimizin evlatları dağlarda heder olmuyor artık.
Ben bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak soruyorum..
Bütün bu bilgilendirmeye rağmen SİHA tarafından hedef alınan ve zarar gören siviller kimlerdir?..
Sayın vekil madem yaşam hakkından ve hukuktan söz ediyor biz de bilmek istiyoruz.
Kimlerdir SİHA tarafından hedef alınan siviller?
İsim isim açıklasınlar kaç sivil zarar görmüştür.
Çünkü biz bu tür “sivil” üfürmelerini hendek olaylarında gördük.
Yaralı siviller dediklerinin elleri kanlı katiller olduğunu gördük.
Bodrumda yaşam mücadelesi veren hastalar dediklerinin alçak hainler olduklarını gördük.
Sivilin dağda mağarada ne işi var?..
Sivilin sırtında roketatarın ne işi var?.
Eğer gerçekten zarar gören sivil varsa isim isim açıklasınlar, devlet te önlemini alsın.
Ancak; el altından destek verdikleri yüzlerce masumun katillerinin kendi ifadeleriyle tavşan gibi avlanmasından duyulan rahatsızlıkla yapılan üfürme varsa -ki öyle olduğu kabak gibi ortada- sayın vekil boşuna nefesini tüketmesin.
Basında yer alan ve tekzip edilmeyen haberlere göre Wikileaks belgelerinde “TR 705” kod adı verilerek CIA’nın güvenilir haber kaynağı olarak tanımlanan sayın vekilin inandırıcılığı konusunda ciddi kuşkular var çünkü.
Sivillerin yaşam hakkına duyarlılığı göz yaşartan sayın vekilin 2015 yılında Şanlıurfa'nın Ceylanpınar İlçesi'nde, 2 polis memurunun evlerinde başlarından vurularak şehit edilmesine, Derik Kaymakamı Muhammet Fatih Safitürk'ün şehit edilmesine, Tunceli'de kaçırılan 24 yaşındaki öğretmen Necmettin Yılmaz'a şehit edilmesine, Hakkari'nin Kadıköy Köyü Muhtarı Nurettin Altun’un kaçırılarak şehit edilmesine, Ağrı’nın Doğubayazıt İlçesi’nde Cumhuriyet Savcısı Hakan Kılıç'ın şehit edilmesine bir tepki gösterdiğini hatırlamıyoruz.
Eylül 2015 te PKK’lı alçakların taradığı çorbacıda çalışırken hayatını kaybeden 22 yaşındaki kürt kardeşimiz Şeyhmus SANIR’ın ardından bu cinayeti işleyenlere alçaklar dediğini hatırlamıyoruz.
2 Temmuz’da Şırnak-Van karayolu inşaatında çalışan işçilere saldıran PKK evine ekmek götürme derdindeki bir işçiyi katletti, 9 Temmuz’da Hakkari Yüksekova’ya iş makinası taşıyan konvoya saldırdı 4 işçi katledildi, 17 Temmuz’da Şırnak Merkez Aslanbaşar Köyünde hayvanlarını otlatan çoban Tayyip FİDAN’ı kaçırarak katletti, 14 Ağustos’ta Yusuf SAVCU ve Abdüsselam KARAHAN, 28 Ağustos’ta Kadri OSLU, Ramazan YAKUT ve Cangir YILMAZ isimli işçileri, 29 Ağustos’ta Mehmet GÜRSES ve Mustafa YILMAZ isimli işçileri katletti.
Yani alçaklığın en büyüğünü yaptı..
Sayın vekil dut yemiş bülbül..
Bu masum sivillerin ekmek kazanmaktan başka dertleri yoktu oysa..
Bu yazı yazılmadan önce gelen bir habere göre; SİİRT merkeze bağlı Kemerli Köyü'nü basan PKK'lı teröristler, kaçırmak istedikleri Ahmet Aslan'ı kurtarmak isteyen babası 65 yaşındaki Mehmet Salih Aslan'ı silahla vurarak öldürdü.
Mehmet Salih ASLAN köyüne fabrika kuracak kadar toprağına bağlı ve vatansever bir insandı.
Ama sayın vekilden yine ses yok.
Demek ki sayın vekilin alçaklık tanımında bir arıza var.
15 yaşındaki Eren BÜLBÜL’ün katili PKK’dır ve bu alçakça bir eylemdir.
Ama sayın vekilden bu alçaklığı yapanlara ilişkin bir değerlendirme duymadık.
Zaten beklemiyoruz da..
Onun kimlerle kanka olduğunu biliyoruz.
İş devlete ve güvenlik güçlerine gelince en ağır kelimelerle saldıranlar PKK’ya gelince terörün her türlüsüne karşı oluyorlar.
Sayın vekilin Batman'ın Kozluk ilçesinde, müzik öğretmeni Şenay Aybüke Yalçın'ın katledilmesinin alçaklık olduğuna dair bir açıklamasını da duymadık mesela..
Hayatlarının baharında katledilen Necmettin ve Şenay öğretmenlerin yaşam haklarını hangi alçaklar aldı?
Bu masumların günahları neydi ?..
Hangi Alçaklar Tunceli Ovacık Savcısı Murat UZUN’un çocuklarını yetim eşini yalnız bıraktılar?..
Evet sayın vekil bakın size alçaklar tarafından yapılan katliamlarla ilgili küçücük bir liste yaptım.
Bu alçakça katliamlarla ilgili ağzınızdan tek bir cümle duymadık. Sizinle ilgili olarak hatırladığımız tek şey terör örgütüne destek kokan ihanet mesajlarınız..
Belli ki yerli ve milli üretim SİHA’lar birilerinin kimyasını bozmuş...
Halbuki önceden ne kadar rahatlardı.
PKK FETÖ el ele birlikte ne güzel(!) çalışıyorlardı.
Kendilerine yurt içinden yurt dışından verilen desteklerle devlete kafa tutuyorlardı.
Hırsız içeriden olunca kilit işe yaramıyordu çünkü..
İHA’lar desen İsrail malı olduğundan bu katillere karşı doğru dürüst kullanılmıyor, kullanılsa da gökyüzünde tur atıp dönüyordu.
Ama yerli SİHA’lar sahaya çıkınca sonuç değişti.
Artık keklikler sadece düz ovada değil dağlarda inlerinde de avlanıyor.
Devlet bütün gücüyle terörün önlenmesi için çaba gösterir ve elleri kanlı katillere hak ettikleri dersi verirken bunun alçaklık olarak nitelenmesi, gerçek alçaklığın gözden kaçırılmasından başka bir amaca hizmet etmez.
Bunlar teröre destek kokan tehlikeli hareketlerdir.
Çünkü yaşam hakkından bahsedilenler elleri kanlı katiller.
Teröre arka çıkan hukuk önünde bunun hesabını verecektir.
Böyle bir rezalet kürsü dokunulmazlığı bahanesiyle savuşturulamaz
Nitekim Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Milletvekili hakkında "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin manevi şahsiyetini aşağılamak" suçunu düzenleyen TCK'nın 301. maddesi uyarınca, soruşturma başlattı.
Terörden çok çekmiş ve çok sayıda masum evladını kaybetmiş bir ülkede teröriste destek anlamına gelecek tür açıklamaların bir milletvekilinden gelmesi düşündürücüdür.
Vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğü üzerine yemin edip te bu tür çıkışlar yapmak, edilen yeminin çiğnendiğinin de göstergesidir.
Madem sayın vekil savaşın kurallarından bahsediyor biz de kendisine soruyoruz iki masum öğretmeni alçakça katletmek hangi savaşın kuralı olabilir?..
Fazla uzatmayalım.
Birbirimizi de kandırmayalım.
Millet olarak bu açıklamanın neden yapıldığını biliyoruz.
Varlığımıza birliğimize kasteden, batının koynunda besleyip semirttiği PKK ile onun iç ve dış destekçilerinin son zamanlarda işlerin istedikleri gibi gitmemesi nedeniyle ciddi bir çöküş yaşadıklarını biliyoruz.
Ne kimyaları kaldı bozulmadık ne fizikleri..
Bir tane masum evladına bunların alayı helak olsun..
Beter olsunlar.
Gerçek alçaklığın vatanın ve milletin birliğini ve beraberliğini bozmak, bu ülkeyi bölmek, al bayrağı indirmek olduğunu ve bu ihanette görev alan herkesin alçak olduğunu biliyoruz..
Kimse, etiketine, kalıbına ve de TR705 koduna güvenip bu gerçeği saklamaya kalkmasın.