Türkiye Kamu Çalışanları Kalkınma Ve Dayanışma Vakfı Çankırı İl Başkanlığı (TÜRKAV) bu hafta Çankırı Karatekin Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Dr. Kazım Çandır’ı konuk etti. Çandır, “Bayrak Şairi” Arif Nihat Asya’yı konuştu. Programa başlamadan önce katılımcılara “hoş geldiniz” konuşması yapan TÜRKAV İl Başkanı İsa Bölükbaşı, “Bizlerin daha çok Bayrak Şairi olarak tanıdığı, şairliğinin yanı sıra öğretmen ve siyasetçi kimliği de olan Arif Nihat Asya, 1904-1975 tarihlerinde yaşamış, Cumhuriyet dönemi Türk şiirinin önemli temsilcilerindendir” dedi. “Asya; şiirlerinde genellikle milli ve dini değerleri ön plana çıkarmıştır” diyen Bölükbaşı, “Arif Nihat şiirlerinde vatanın her köşesini kucaklamış, hatta sınırlarımız dışında kalan ata toprakları Orta Asya, Semerkant dâhil, Orta Doğu ve Balkanlardaki eski vatan topraklarımız şiirlerinde yer almıştır” diye konuştu.HAYATIDr. Kazım Çandır, Arif Nihat Asya’yı tanıtmaya şöyle başladı: “1904 yılında İstanbul’un Çatalca ilçesine bağlı İnceğiz köyünde doğdu. Babası Ziver Efendi, annesi Fatma Hanım’dır. Yedi günlük iken babasını kaybetti. Üç yaşında iken annesi Osmanlı ordusunda görevli Filistinli bir subay ile evlendirildi. Bir erkek kardeşi doğdu. Aile Filistin’e dönerken dedesi, annesinin bütün çırpınmalarına rağmen, tek torunu Arif’in annesi ile gitmesine izin vermedi. Babaannesi vefat edince Arif’in bakımını Çatalca müftüsünün kızı olan halası Gülfem Hanım ile subay olan eniştesi Mehmet Fevzi Efendi üstlendi. Balkan savaşından hemen önce aile İstanbul’a göç etti. Halası aydın bir kadındı ve Arif’in iyi bir eğitim görmesini istiyordu. İlk ve ortaokulu 1920 yılında parasız yatılı olarak okuduğu Bolu Sultanisi’nde bitirdi. Bu okulun ikinci devresi kaldırılınca Kastamonu Sultanisi’ne (Lise) nakledildi. Böylece I. Dünya Savaşı’nı İstanbul, Bolu ve Kastamonu’da, Kurtuluş Savaşı yıllarını ise Kastamonu’da geçirdi” dedi. Dr. Kazım Çandır konuşmasına şöyle devam etti, “Kastamonu yılları Arif Nihat Asya için çok önemlidir. Kastamonu Kurtuluş Savaşı’nın en önemli merkezlerinden biriydi.İşgale karşı direnişe ve millî mücadeleye katılmak için İstanbul’dan İnebolu yoluyla Anadolu’ya geçenlerin uğrak noktasıydı. Arif Nihat burada konaklayan vatanseverlerin toplantılarına katıldı, konuşmalarını dinledi, Mehmet Akif Ersoy, daha sonra Milli Eğitim Bakanı olacak Mustafa Necati Bey ile burada tanıştı. İlk şiirini burada çıkan Gençlik dergisinde yayınladı. 1923 yılında Sultaniyi (lise) bitirdi ve yükseköğrenimini yapmak üzere İstanbul’a döndü. O zamanki adı Darül-Muallimin-i Âliye olan Yüksek Öğretmen Okulu’nun Edebiyat Bölümü’ne kabul edildi. Burada okurken postanede telgraf bölümünde çalıştı. Anadolu Ajansı İstanbul temsilciliğinin muhabirliğini yaptı. Bir süre bu ajansın gece bültenini çıkardı. İlk şiir kitabı “Heykeltraş” 1924 yılında yayınlandı. 1926 yılında, son sınıftayken Hatice Semiha Hanım ile evlendi. Bu evliliğinden iki oğlu oldu. 1928 yılında edebiyat öğretmeni olarak Adana Erkek Lisesi’ne tayin edildi. On dört yıl boyunca Adana’daki Erkek Lisesi’nde, Kız ve Erkek Öğretmen Okulu’nda, Amerikan Kız Koleji’nde edebiyat öğretmenliği ve müdür yardımcılığı yaptı. 1934’te askerlik görevini yapmaya gitti ve Soyadı Kanunu gereği “ASYA” soyadını aldı. 1940 yılında ilk eşinden ayrıldı ve 1941 yılında Adana Erkek Lisesi’nde kimya öğretmeni olan Servet Akdoğan ile evlendi. Bu evliliğinden de iki çocuğu oldu. 1942 yılında Malatya Lisesi’ne müdür olarak tayin edildi. 1945’te edebiyat öğretmeni olarak Adana Erkek Lisesi’ne geri döndü. 1947 yılında, üç yaşından beri haber alamadığı ve öldü bildiği annesinin Filistin’in Âkka şehrinde yaşadığını öğrendi ve eşi ve kızıyla birlikte Âkka’ya annesiyle buluşmaya gitti. Adana’da kaldığı yıllar boyunca gazete ve dergilerde yayınlanan ve iktidarı eleştiren siyasî yazıları dolayısıyla çeşitli soruşturmalar geçirdi ve 1948’de Edirne’ye sürüldü. Onun nazarında vatanın her yeri kutsaldı ama “Arif Hoca”nın tayini Adanalıları çok üzdü ve 1950 seçimlerinde onu Seyhan’dan (Adana) milletvekili yapmak için binlerce imza topladılar. Böylece 14 Mayıs 1950 seçimlerinde Demokrat Parti milletvekili oldu ve Ankara’ya taşındı, ancak parti politikalarına hiç ısınamadı. Açık sözlü ve doğru bildiğini her şart altında söylemekten çekinmediği için zaman zaman kendi partisini de eleştirmekten geri kalmadı.Çandır; Arif Nihat 1954 seçimlerinde tekrar aday olmadı ve öğretmenliğe geri döndü. Bir yıl kadar Eskişehir Lisesi’nde çalıştıktan sonra Ankara Gazi Lisesi’ne tayin edildi. 1959 yılında Millî Eğitim Bakanlığı’nın gerçekleştirdiği bir kültür programı çerçevesinde eşi ve 30 öğretmenle birlikte Kıbrıs’a gönderildi. Lefkoşa Erkek Lisesi’nde edebiyat öğretmeni olarak iki yıl çalıştı. Vatan ve bayrak sevgisi ve kitleleri etkileme gücü sayesinde özellikle Kıbrıslı gençler üzerinde büyük etkisi oldu. 1961 yılında yurda döndü ve 1962 yılında emekli olarak sanat çalışmalarını hızlandırdı. Yurdu bir baştan bir başa dolaşarak millî konulara dair konferanslar verdi. Millî ve manevî değerlerimizi dile getiren şiir ve nesir kitapları yayınladı. 1975 yılında, Bayrak şiirinin yazıldığı ve çok sevdiği Adana’nın kurtuluş günü olan 5 Ocak tarihinde Ankara’da vefat etti.”DİL KUYUMCUSUDr. Çandır, Arif Nihat Asya’nın kişiliğini şu sözlerle anlattı “Arif Nihat Asya, binlerce öğrenci yetiştirmiş, onlara iyi insan olmayı, vatan ve bayrak sevgisini öğretmiş, vatansever bir öğretmen, şair ve yazardır. En önemli özelliklerinden biri Türkçe’yi inanılmaz bir maharetle kullanmasıdır. O bir “dil kuyumcusudur.” Şiirlerinde ve nesirlerinde temiz, duru ve yaşayan bir Türkçe kullanmıştır. Ama dinî ve bazı tarihî konuları ele aldığı şiirlerinde “eski dil”den kelimeler ve terkipler de yer alır. Kendisi bu tutumunu “Benim yalnız doğacaklardan değil, ölmüşlerden de okuyucularım vardır” diye ifade etmiştir.TABİAT AŞIĞI ASYAArif Nihat Asya tarihine, millî değerlerine, millî kültürüne, vatanına, bayrağına derin bir aşk ile bağlıdır. Bir tabiat aşığıdır. Vatan topraklarının dağına, taşına, ırmağına, ovasına, ağacına, çiçeğine, böceğine âşıktır. “Sanatçı geçmişten, gelecekten, günden, çevreden, gaipten, canlılardan ve eşyadan telepatiler alıp bunları bir terkiple, bir büyüyle, dinlenir, seyredilir, okunur hale getiren kabiliyettir… Boşluktaki dalgaları bize hitap eder hale getiren cihazlar gibi…” diyen bir sanat aşığıdır. O bir gönül adamıdır. Yaratılan her şeye âşıktır. Her türlü güzelliğe karşı olan sevgisi onu sonunda mutlak güzele, Allah sevgisine ulaştırmıştır. “ diye konuştu. Çandır Asya’nın eserlerini iki grupta verdi:Şiir kitapları:1. Heykeltraş 2. Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor 3. Kubbe-i Hadrâ 4. Rubâiyyât-ı Ârif 5. Kıbrıs Rubâileri 6. Nisan 7. Kökler ve Dallar 8. Emzikler 9. Kova Burcu 10. Dualar ve Âminler 11. Yürek 12. Köprü 13. Kundaklar 14. Avrupa’dan Rubâiler 15. Aynalarda Kalan 16. Divançe-i Ârif 17. Basamaklar 18. Büyüyün Kızlar Büyüyün 19. Fatihler Ölmez 20. Yerden Gökten 21. Ses ve Toprak 22. Takvimler.Nesir Kitapları: 23. Yastığımın Rüyası 24. Ayetler (Kanatlarını Arayanlar) 25. Kanatlar ve Gagalar 26. Enikli Kapı 27. Terazi Kendini Tartamaz 28. Tehdit Mektupları 29. Onlar Bu Dilden Anlar 30. Aramak ve Söyleyememek. Arif Nihat Asya’nın şiirlerinden örnekler vererek konuşmasını tamamlayan Dr. Kazım Çandır kendisine yöneltilen soruları cevapladı.Gecenin geç saatlerine kadar devam eden söyleşide öğretmen Nadir Kayaş, Arif Nihat Asya’nın Bayrak şiirini okundu, şair Asya’nın ruhuna ithafen Fatih Tabak tarafından aşrı şerif ve Fatihalar okunarak ruhu şad edildi. TÜRKAV Çankırı İl Başkanı İsa Bölükbaşı’da katılımından dolayı Dr. Kazım Çandır’a teşekkür ederek günün anısına “Teşekkür Belgesi” verdi.
GÜNDEM
02 Şubat 2017 - 07:46
Arif Nihat Asya TÜRKAV'da anıldı
Dr. Çandır” Arif Nihat Asya, binlerce öğrenci yetiştirmiş, onlara iyi insan olma¬yı, vatan ve bayrak sevgisini öğretmiş, vatansever bir öğretmen, şair ve yazardır. En önemli özelliklerinden biri Türkçe’yi inanılmaz bir maharet¬le kullanmasıdır. O bir dil kuyumcusudur.”
GÜNDEM
02 Şubat 2017 - 07:46