Koronavirüs salgın hastalığı tedbirleri ülke genelinde kemer gevşetmeye hazırlanırken, Çankırı merkeze yakın ilçe Yapraklı’dan sonra merkez ilçe Esentepe mahallesinin karantinaya alınması ürkütücü etki yarattı.
Öncelikle Esentepe Mahallesi halkına geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Bu konuya girmek istemiyordum. Ancak bir Esentepe mahalle sakininin, Esentepe mahallesini Çin’in Wuhan kentine benzeterek, Çankırı’ya Esentepe’den yayılıyormuş algısı oluşturduğunu iddia ettiği Çankırı halkına sitemini belirtmesi bu konunun kutuplaşmadan da öte ciddiyetini muhafaza ettiğini gösteriyor.
Paraşütle değil, yürüyerek hiç değil, koşar adım gelen salgın Esentepe mahallesinde var da örneğin bağırsanız duyulacak mesafedeki nüfusu en yüksek merkez Buğdaypazarı mahallesinde yok mu?
Felâket tellallığı yapmak gibi bir düşünce içinde olmayıp, bu işin şakaya gelmediği, zamanı da olmadığı bilincinde olan kişilerden biri olarak mücadelede; temas, mesafe ve izolasyonu elden bırakmamak hayati önem taşıyor. #evdekal Çankırı.
Üzülerek ifade edelim ki, halkımız kendi OHAL’ini kendi yaratamıyor. Kaderciliğe bağlayıp bana bir şey olmaz düşüncesinde. Hem kendisinin hem de sevdiklerinin sağlığını tehlikeye atıyor. Halkımız her şeyi düşünmeyi devletten beklemeyip salgına karşı odaklanıp tedbiri elden bırakmamalı.
Devlet baba, ne halleri varsa görsünler demiyor, diyemez de. Babalığını gösterip elinden geleni yapıyor.
Salgın süresince Çankırı sivil toplum kuruluşlarının tedbir, tedavi, hastalığın yarattığı sosyal ve ekonomik tahribat önlemede ne kadar geri kaldıklarını, yarattıkları sessizlikle şehri Sarıbaba mezarlığına döndürdüklerini her fırsatta gündeme getirmeye çalışırken, çevre illerdeki gelişmeleri takip ettikçe İlimiz merkezi yönetimin hastalığı önleyici radikal karar almakta yavan kaldığını düşünüyorum.
Birkaç köy, Yapraklı ilçesi ve Esentepe mahallesinin karantinaya alınması, maske dağıtımı dışında açıklama ne görüldü, ne duyuldu.
Başka illerde emniyet müdürleri dahi sahaya inip, halkla iç içe olup, onlara dokunup, memnuniyet ve şikâyetleri birinci ağızdan öğreniyor, sağlık müdürleri günlük gelişmeler hakkında açıklama üzerine açıklama yapıyor. Bunlar reklam değil, propaganda değil, show hiç değil. Halkta sahiplenme duygusu yaratıp, psikolojik açıdan rahatlatır, moral olur. Batan gemi kaptanını, savaşan ordu komutanını arar.
Siyasi cepheye gelince; Ak Parti İl Başkanı Abdulkadir Çelik ‘in hakkını vermek lazım. Yardım kolisi ve maske dağıtımında önde oldu. Milletvekili Salim Çivitcioğlu, hayat devam ediyor diye kendisine göre koşuşturma içinde. İyi de Koronavirüs hastalığı çıkalı Ak Parti Grup Başkanvekili Milletvekilimiz Sayın Muhammed Emin Akbaşoğlu’nu Çankırı’da gören var mı? Sevdiğimiz, ümit bağladığımız Akbaşoğlu anlaşılan sağlık yönünden Çankırı’yı pek güvenli hissetmiyor. 15 Temmuz FETO Terör Örgütünün darbe kalkışmasının ilk saatlerinde Ankara’dan gelip belediye meydanında itfaiye aracının üzerine çıkan, TBMM’de, meydanlarda sesi kısılırcasına yaptığı o ateşli konuşmalarını özledik.