AFAD İl Müdürlüğü toplantı Salonu’nda gerçekleşen toplantıda konuşan Özçelik, Geçen yıl Elazığ ve İzmir’de yaşanan depremlerde Çankırı ekibi olarak görev aldıklarını, orada yaşadıklarını görünce ‘Acaba biz hazır mıyız?’ diye düşündüklerini belirterek “Biz geçen seneyi kurumumuz adına bir avantaj olarak değerlendirdik. Eksiklerimizi görüp bunu kısa, orta, uzun vadeye yayarak İlimizde gerçekleştireceğiz” dedi.Depremin en önemli ayağının bilinçlenme ve farkındalık olduğunun altını çizen Özçelik, “Çoğu çalışmamızı Japonlarla birlikte yürütüyoruz. Hep ‘Raylı sistem yapıyorlar, binalarını çok sağlam yapıyorlar’ deniliyor. Doğru; sağlam yapıyorlar ama sadece bu etken değil. Japon halkı deprem konusunda bilinçli. Binaları sağlam yapmaları da vatandaşların bilincinden kaynaklanıyor. Binalar sağlam olmasa bile en az hasar olması gene bilinçten kaynaklanıyor” ifadelerini kullandı.SAĞLAM YAPIYA KAVUŞTURMAKÖzçelik, Devlet olarak bazı şeyleri planlayıp yaptıklarını,ama yeterli olmadığını dile getirerek “Müdahale ve deprem bilinci açısından vatandaş ve Devlet olarak geçmiş yıllara göre çok ileri seviyedeyiz. Yeterli mi?.. Kesinlikle değil…. Devlet olarak bir karar alıyoruz, işin içine vatandaş da giriyor. Örneğin Kırkevler Mahallesi riskli bölge ilan edileli beş yıl oldu. Ama daha yeni yıkıma geçilebildi. Vatandaş 5 katı yıkıp 7 kat istiyor, müteahhit 10 kat, 20 kat istiyor. Neticede kazanacağı paraya bakıyor. Vatandaş evine ev veya 2 ev ister. Bizim amacımız birilerine rant oluşturmak, evine karşılık ev vermek değil. Bizim amacımız insanları riskli yapılardan sağlam yapılara kavuşturmak. İnandık köyünde obruk afeti var. Biz 72 konuta yakım kararı çıkarttırdık. Köyün nakline başladık. Burada 5 konut daha yeni yapılmıştı. Biz burada vatandaşın maddi kayıp ve kazancını değil oradaki afet riskinden vatandaşı uzaklaştırmaya odaklandık. Obruk afeti 100 yıl olmayabilir. Obruk depremden daha kötü bir afet. Çünkü depremin olacağını biliyoruz ama obrukta öğle bir durum yok; her an olabilir. Niye olduğu bile henüz tespit edilemedi. Konya’dakilerin farklı, buradakilerin farklı oluşum şekli var. Dolayısıyla biz vatandaşımızı sağlıklı bir ortama taşımaya odaklandık. O zaman vatandaşlarımız bunu kabul etmedi. Şimdi 72 hak sahibi de bu işten memnun. Sadece 7 kişi taşınmadı, onlar da şimdi pişman. Her gün ‘Bizi de taşıyın!’ diye geliyorlar” dedi.HEDEF 100 BİN KİŞİ“Bu zemine bina yapılmaz diye bir kavram yok” diyen Özçelik, Çankırı’nın zemin açısından çok riskli olduğunu, eldeki imkânlarla en iyisinin yapılması gerektiğini ifade ederek “Bizim isteğimiz zemine uygun bina yapılması. Her zemine bina yapılır. Zemine uygun bina yapılması riski azaltır. Sadece vatandaşlarımızın değil, ruhsat veren kurumların da bilinçli olması gerekir. Bu bilincin oluşması için herkese anlatacağız” ifadelerini kullandı.Afet Eğitim Yılında Türkiye genelinde 55 milyon, Çankırı’da 100 bin kişiye ulaşma hedefleri olduğunun altını çizen Özçelik “Biz Çankırı’da 100 bin kişiye ulaşıp farkındalık oluşturmak istiyoruz. İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile EBA sistemini kullanmak üzere protokol yaptık. Veli sayısı 54 bin, öğrenci sayımız 57 bin. Çankırı Karatekin Üniversitesi ile protokol imzaladık. Şu an üniversitede 18 bin 600 öğrenci bulunuyor. 700 civarı akademisyen var. Üniversitemizin pandemi başlangıcında oluşturduğu ‘Yüz Yüze Eğitim’ sistemini kullanacağız. Okullar açıldığında gelen öğrencilerle yüz yüze, gelmeyenler ise online olarak afet eğitimlerini almasını sağlayacağız. AFAD Gönüllülerinin ailelerine, Organize Sanayi Bölgeleri’ndeki fabrikalarda çalışan tüm işçilere ve kamu kurum ve kuruluşlarındaki çalışanlara eğitim vereceğiz. Ekiplerimizi oluşturduk. Pandeminin durumunu göre merkez ve ilçelerimizdeki bütün köylere tek tek gideceğiz. Amacımız daha fazla kişide afet bilincini oluşturmak” diye konuştu.KÖYSEL DÖNÜŞÜMKöylerdeki afetler sonrası köylerin taşınmalarına çok sıcak baktığını vurgulayan Özçelik, “Köysel Dönüşümü hiç dillendirmiyoruz. Aslında bizim en büyük sıkıntımız köylerimiz. Orta’da 2000 yılında meydana gelen depremde yaklaşık 2 bin 850 civarında hasarlı konut var. Ciddi bir rakam. Çankırı’da afet konut sayımız 3 bin 800 civarı. 2019 yılında Çerkeş’te yaşanan depremde 226 konut hasar aldı. Tamamı köylerde. Bu açıdan ciddi bir Köysel Dönüşüme ihtiyacımız var. Kuzey Doğu Anadolu Fay Hattı Çerkeş, Kurşunlu, Ilgaz hattından geçtiği için bu bilinci oralarda oluşturmamız lazım. Köydeki vatandaşımız 50 yıllık evde oturuyor. Bırakın depreme, rüzgârda bile yıkılan evlerimiz oluyor. Bu açıdan köydeki eğitimler de çok önemli” şeklinde konuştu.İL AFET RİSK AZALTMA PLANI İl Afet Risk Azaltma Planı hakkında da bilgi veren Özçelik, “2014 yılında Türkiye Afet Müdahale Planı’nı devreye soktuk. Bu afetlere müdahalede kamu kurumlarının ne görev yapacağını netleştiren bir plandı. Kamu kurumlarımız dahi afet anında ne yapacağını bilmiyordu. Türkiye olarak afetlere müdahalede artık belirli bir noktadayız. Bizim sıkıntımız afet öncesinde riskleri azaltmak. Afet öncesi harcayacağımız 1 lira, afet sonrası harcayacağımız 7 liraya denk geliyor. Bizim can kayıpları ve maddi açıdan afet öncesine yönelmemiz gerekiyordu. Bunu için de İl Afet Risk Azaltma Planı’na bu yıl başladık. İlimizde ne tür afet riskleri var belirleyip, bunu nasıl giderebilirizin planını yapacağız. Bu planlar 5 yıllık olacak. Vali onayı ile yürürlüğe girecek, kamu kurumlarına zorunlu dayatmalarımız olacak. Ona göre de Maliye Bakanlığından kamu kurumlarına ödenek gelecek” diye konuştu.Özçelik’in konuşmasının ardından basın mensuplarına afet eğitimi verildi.
GÜNDEM
06 Mart 2021 - 07:52
Özçelik "1-7 Mart Deprem Haftası"nda basınla buluştu
Çankırı İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürü Abdullah Özçelik, “1-7 Mart Deprem Haftası” dolayısıyla yaptığı basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu, “Afet Eğitim Yılı” ilan edilen 2021 yılı içerisinde yapılacak çalışmalar hakkında bilgi verdi.
GÜNDEM
06 Mart 2021 - 07:52