Aslında ismi 38’inci Piyade Alayı olan bu birliğin neredeyse tamamına yakını Çankırılı neferlerden oluşturularak Çankırı’dan Çanakkale Cephesi’ne gitmiştir. 1915 yılı Mayıs ve Haziran ayında yapılan muharebelerde tümen komutanları bu alay hitaben 38’inci Çankırı Alayı ismiyle takdir belgesi yazdıklarını belirterek alaya Çankırı Alayı demeyi uygun bulduğunu belirtmiştir.
38’inci Piyade Alayı 05 Aralık 1880 tarihinde, 2’nci 3’üncü taburları ile günümüzdeki Yunanistan’a bağlı Yanya’da, 1’inci ve 4’üncü taburları ile Narda ’da; 104 subay, 2737 er ve 252 hayvan mevcuduyla teşkil edilmiştir. Müteakiben alay 1888’de Kudüs’te, 1892’de Adana’da, 1897’de Halep’te, 1901’de Halep – Antep – Urfa’da, 1911’de Prizren ve Selanik’te görev yapmıştır. 23 Ekim 1912 yılında Balkan Harbi’ne katılmıştır.
38’inci Çankırı Alayını değerli kılan başka bir olay ise bu birliğin 1911 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün kolağası rütbesinde iken 6 ay süreyle Selanik’te emir komutası altında bulunmasıdır. Bu tarihe kadar askerlik hayatı boyunca ilk kez Alay büyüklüğünde bir birliğe emir/komuta etmiştir. 38’inci Piyade Alayı kuruluşu gereği taburlarında binbaşı rütbesinde personel olmasına rağmen Mustafa Kemal, kurmay kolağası (Kd.Yzb.) rütbesinde alay komutanlığına vekalet etmiştir. Alayın emir komutasını aldığı ilk gün askerleri ‘Merhaba Asker!’ diyerek selamlamış ve bu tabiri askerlik hayatı boyunca ilk kez 38’inci Piyade Alayında kullanmıştır.
38’inci Piyade Alayı; 1912-1913 yılları arasında Balkan Muharebelerine katılmış, muharebeler sonucunda, mevcudunun %90’ını zayiat vermiştir. 6 Mart 1913 tarihinde imzalanan antlaşma ile birlikler Yanya’yı boşaltmıştır. O dönemde Balkanlarda bulunan askeri birlikler Anadolu içlerine taşınmıştır. Bu kapsamda 38’inci Alay Çankırı’ya intikal etmiştir. 38’inci Alayın tarihçesi ve harp ceridesinde de belirtildiği üzere Balkan Harbi sonunda alayın mevcudu asgari seviyelere inmiştir. Birliklerden geriye kalanlar ve hayvanlar ise ancak kendi idamelerini sağlayacak durumdadır.
Osmanlı Genelkurmayınca alınan kararla Alay, bu halde Kengırı (Çankırı) sancağına gelmiştir. Yaptığımız araştırmalarda Devlet Arşivleri Başkanlığında ve MSB Arşiv ve Askeri Tarih Başkanlığında alayın intikal süreçlerine, Alayın Çankırı’ya geldiğinde kaç kişi olduğuna dair herhangi bir belge, bilgi tespit edilememiştir. 38’inci Alay, Çankırı’ya geldiğinde, 1838 yılında inşa edilen günümüzde Orman İşletme Müdürlüğünün olduğu yerde bulunan kışlaya yerleşmiştir. Bu kışla 1930’lu yıllarda yıkılmıştır. Kışla hakkında 1920-1930’lu yılların yerel gazetelerinde ayrıntılı bilgilere ulaşmak mümkündür.
1’inci Dünya Savaşının çıkmasıyla Alayın bağlı bulunduğu Ankara’daki 13’üncü Tümen Komutanlığından 2 Ağustos 1914 tarihinde seferberlik emri yayımlanmış ve alaya katılacak neferler belirlenmiştir. Seferberlik el broşürleri ülke genelinde dağıtılmıştır. İlk planlamaya göre 38’inci Piyade Alayına seferberlik kapsamında 9 Ağustos 1914 tarihine kadar 1.754 er ve 46 yük hayvanın da katılacağı emredilmiştir.
‘’Seferberlik var. Asker olanlar silah altına. Seferberliğin birinci günüdür.’’
Balkan Harbi’nden ağır yenilgiyle çıkan Osmanlı Devleti Birinci Dünya Savaşı’na girerken ordu teşkilatında ve asker alma sisteminde birtakım değişiklerde bulunmuştu. Osmanlı Devleti asker alma sistemindeki değişiklikler ve seferberlik faaliyetleri kapsamında 1914 yılında 38’inci Çankırı Alayının askerlerinin çoğunlukla Kengırı (Merkez), Koçhisar (Ilgaz) ve Çerkeş bölgesinden oluştuğunu ifade edebiliriz.
Vatanından başka sevgili bilmeyen ve düğün hevesiyle savaşa gider gibi birliğine katılan Çankırı neferlerden oluşan 38’inci Çankırı Alay’ı; 08 Ağustos 1914’de 1801 er 188 hayvan mevcuduna ulaşmıştır. 9 Ağustos 1914’de seferberliğini tamamladığını tümene bildirmiş, tümen de 9/10 Ağustos 1914 günlü emir ile Ankara’ya intikal etmesini emretmiştir. 38’inci Çankırı Alay’ı aldığı emir gereğince, 10 Ağustos 1914 tarihinde Çankırı’dan, yürüyerek 14 Ağustos 1914 günü Ankara’ya varmıştır.
Ankara’ya ulaşan Alay, tren ile hareket ederek, 21 Ağustos 1914’de Haydarpaşa’ya gelerek buradan Kızlarağasın’daki ordugâhına yerleşti. Burada Alayda kolera salgını çıkması sebebiyle bir ay süreyle karantinaya alınmış ve 14 Eylül 1914 tarihi itibariyle bulaşıcı hastalık tehlikesi atlatılmıştır. Alay İstanbul’da 8 ay süre ile eğitim ve tatbikatlar icra ederek savaşa hazırlanmıştır. Burada alaya bir tabur daha verilerek 3 taburlu olmuştur. Alayın mevcudun 2700-2800 kişiye çıktığı değerlendirilmektedir.
38’inci Çankırı Alayı aldığı emir üzerine belki de ilk defa deniz yolculuğu yaparak, 1 Mayıs 1915’de saat 00.00’da Akbaş iskelesine varmış ve buradan Zeytinli’ye intikal etmiş ve konaklamıştır. 3 Mayıs 1915 tarihli 15’inci Tümen emri ile de Zeytinlik’teki Dağ Topçu Taburunu da alarak Kayal Tepe’nin doğusuna hareket etmesi bildirilmiştir. Artık harekât alanına ulaşan ve kendine verilen sorumluluk bölgesine yerleşen alay muharebelere hazırdır.
3 Mayıs 1915 saat 09.35’de verilen bir emirle: 15’inci Tümenin 38’inci Alayı Güney Grup Komutanlığı emrine girmiştir. Gelibolu Yarımadasına ayak basar basmaz daha soluk almadan 3/4 Mayıs 1915’de 38’inci Alay Komutanının aldığı emir şu şekildeydi; Süngü ile yapılacak bu hücum yarımada da bir tek düşman askeri kalmayınca kadar devam edecektir.
Taarruz emrini alan 38’nci Çankırı Alayı Seddülbahir bölgesinde taarruz etmekte olan düşmana, süngü ile hücum yaparak düşman siperlerini işgal etmiş, Ali Bey Çiftliğinden Seddülbahir’e giden yolun doğu kısmını düşmandan temizlenmiştir. Buradan Fransız mevzileri geçilerek Morto Koyu’na kadar gidilmiştir.
3/4 Mayıs 1915 tarihinden sonra Alay Tümenden, bu yolun batı kısmındaki düşmana taarruz ederek düşmandan esir alınması ve düşmanın kesinlikle yarımadadan kovularak siperlerinin de kullanılmaz hale getirilmesi görevini almıştır. 38’inci Çankırı Alayı yaptığı taarruz sonucu düşman sol yarı bölgesinden tamamen püskürtülmüş, gece ve gündüz devam eden muharebelerden düşman çok sarsılmış ve büyük kayıplar vererek çekilmek zorunda kalmıştır. 38’inci Alayda birçok zayiat vererek geri çekilmiştir.
15’inci Tümen birlikleri de 3/4 Mayıs gece taarruzlarıyla ertesi gün düşman ateşleri altında geçirdiği 10 saatlik bir zaman diliminde 3.065 kişilik ağır bir zayiat vermiştir. Bu sayı tümenin yaklaşık %40’ına tekabül etmiştir. Zayiat oranı, birlikler arasındaki karışıklık ve dağılıp toparlamayan perakende erlerden dolayı 15’inci Tümenin sorumlu olduğu bazı bölgeler diğer tümenlere paylaştırılmış ve 38’inci Alay da ihtiyata çekildi. Birinci Kirte Muharebeleri sonucunda 38’inci Alayın zayiatı 1.181 kişi olarak tespit edilmiştir. 38’inci Alay iki tabura düşmüş ve subaylarının çoğunu kaybetmişti.
MSB kayıtlarına göre, Çanakkale Muharebeleri süresince 38’inci Alayın şehit sayısı 832’dir. Bu şehitlerimizin 231 neferi Çankırılıdır. 601 şehit ise diğer vilayetlerden ve cephede eksilen personelin yerine bütünleme yapılan neferlerdir. Çankırı’dan başka alaylarda görev yapan neferlerde dâhil olmak üzere şehit sayısı 806’dır.
4 Mayıs 1915 tarihli emir ile 15’inci Tümen Komutanı Miralay Mehmet Şükrü 38’inci Çankırı Alayını takdir etmiştir. Kaynaklarda ilk kez Çankırı Alayı ifadesi kullanılmıştır. 38’inci Piyade alayının sancağı ise tarihi eser statüsünde Harbiye Askeri Müzesi’nde muhafaza edilmektedir.
Sancak kırmızı renk atlas kumaştan yapılmış üç tarafı sırma ibrişim saçaklıdır. Sancak çift yüzlüdür. Bir yüzünde Osmanlı arması yer almaktadır. Armanın ortasında Reşad tuğrası bulunmaktadır. Diğer yüzünde ise iki bölüm Kelime-i Tevhid işlenmiş, iki satır arasında dekoratif bir kartuş yerleştirilmiştir. Yazılar arma ve dekoratif kartuş sarı sırma ile dival iş tekniğiyle işlenmiştir. Zafer Kurdelesi: Kırmızı-yeşil renk kurdeleden oluşmakta üzerinde sırma ile Osmanlıca ‘38’inci Piyade Alayının Çanakkale muharrebat-ı muzafferiyetinin hatırasıdır. (1332-1333) yazıları işlenmiştir. Sunumu yapılan bu bilgiler Geçmişten Günümüze Çankırı Askeri Tarihi (1837-1997), Birinci Dünya Savaşı’nda Çanakkale Cephesi V. Cilt II. Kitap ile alayın tarihçe ve harp ceridesinden faydalanılmıştır.