TZOB Yönetim Kurulu Başkan V., Çankırı Ziraat Odası Başkanı ve Çankırı Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Nejat Gamzeli Çankırı Ziraat Odası Başkanlığı’nda düzenlediği basın toplantısında FETÖ Terör Örgütü tarafından gerçekleştirilen darbe girişimiyle alakalı açıklamalarda bulundu.Çankırı Ziraat Odası Meclis Üyeleri ve İlçe Ziraat Odası Başkanlarının da hazır bulunduğu toplantıda konuşan Gamzeli, “Üretim ve ülke kalkınması için çaba harcadığımız, el birliğiyle terör belasıyla mücadele ettiğimiz bir dönemde hain bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldık. Her türlü darbe girişimi ülkemizin huzur içinde kalkınmasına, geleceğimize darbe vurmak demek. Demokrasiye vurulacak her darbe, ülkemize yapılabilecek en büyük ihanet” ifadelerini kullandı.“EN BÜYÜK DÜŞMANLIK”Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakandan başlayarak bütün yöneticiler ve milletimizin ilk andan itibaren tek vücut olarak darbecilerin hesaplarını boşa çıkardığının altını çizen Gamzeli şunları vurguladı:“Hain planın açığa çıkmasının hemen başından itibaren, 4,5 milyon üyemizle darbeye karşı durduk, demokrasiye ve milletin iradesine sahip çıktık. Bütün çiftçiler olarak yüce milletimiz önünde bir kez daha vurgulamak isteriz ki; bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da tavrımız değişmeyecek. Canımız pahasına bu vatana, bu bayrağa ve demokrasiye sahip çıkacağız. Dünyanın ekonomik krizler yaşadığı bir ortamda güçlü bir siyasi istikrar gerekiyorken, ülkemizde demokrasiyi geliştirmeye, ileri demokrasiyi kurmaya çalışıyorken, demokrasiyi sekteye uğratacak her türlü darbe girişimi, bu ülkeye yapılabilecek en büyük düşmanlık. İktidarı ve muhalefetiyle bütün siyasi partilerimizin darbeye karşı tek vücut olması, ortak bir bildirinin altına imza atması, bombalar altında Meclis’i terk etmemesi, demokrasimiz açısından çok büyük kazanım. Artık demokrasimizin büyük bir olgunluğa ulaştığının göstergesi.”“DİKKATLİ OLUNMALI”Bundan sonra yapılması gerekenler hakkında da açıklamalarda bulunan Gamzeli, darbe girişimine karşı milletçe gösterdiğimiz birlik, beraberlik ve dayanışma ikliminin bundan böyle de devam ettirilecek bir sürece sokulmasına her kesimin yardımcı olması gerektiğini ifade ederek şunları söyledi:“Toplumda çatışmaya, ayrışmaya yol açabilecek eylem ve söylemlerden mutlaka kaçınılmalı; bu hassas dönemde provokatörlere karşı toplumumuzun her kesimi her zamankinden daha dikkatli olmalı. Hain planları yapanlar, bu planı uygulamak üzere harekete geçerek kendi halkına kurşun yağdıran üniformalı teröristler ile bu konuda hiçbir sorumluluğu olmayan, hiçbir suçu ve günahı bulunmayan masumlar, çok kısa sürede ayrıştırılmalı. Korumakla görevli olduğu kendi milletine mermi yağdıran hain çetenin üyeleri hak ettikleri cezaya en kısa süre içinde çarptırılmalı, milletin vicdanı rahatlatılmalı. Ülkemizin dört bir yanında terör örgütleriyle büyük bir mücadele verdiğimiz ve bu mücadelede büyük başarılar edilmekte olduğu asla dikkatlerden uzak tutulmamalı. İç ve dış mihraklı teröre karşı yürütülen operasyonların, elde edilen başarıların milletin bağrından çıkan gerçek kahramanlarımız, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin bütün unsurları ve Emniyet Teşkilatımızın bütün birimlerince omuz omuza birlikte yürütüldüğü asla unutulmamalı. Terör operasyonlarında birbirlerine siper olan, koyun koyuna aynı şehadet şerbetini içen Mehmetçiklerimizin ve polislerimizin ülkemizi iç ve dış tehditlere karşı koruyacak, tek yasal güç olduğu asla hatırdan çıkarılmamalı, bu iki güzide kurumumuzun işbirliğine gölge düşürebilecek her türlü söylemden uzak durulmalı. Anlaşılmıştır ki hain plana; şanlı ordumuzun vatansever subay, astsubay ve erlerinin büyük bölümü, ettikleri yemine bağlı kalarak canları pahasına ve onurlu bir şekilde karşı çıktı. Kahraman ordumuz, vatansever askerlerimiz yıpratılmamalı. Bütün milletimizin tıpkı darbecilere karşı omuz omuza verdiği mücadelede olduğu gibi, öncelikle devletimizin de vereceği destekle, askerimizin ve polisimizin morallerini en yüksek seviyeye çıkaracak adımlar, aynı kararlılıkla ve bütün milletimizce atılmalı. 15 Temmuz tarihi bir yanıyla kara bir leke olarak tarihe geçti. Ancak bu tarih, bir yanıyla da bundan böyle, demokrasi şehitlerinin ve milletin devletiyle bir ve tek vücut olarak kendi iradesine sahip çıktığı bir tarih olarak anılacak. Gelecek nesillerce de asla unutulmaması gereken 15 Temmuz tarihi, ‘5 Temmuz Demokrasi Şehitlerini Anma ve Milli İrade Günü” olarak ilan edilmeli.”
GÜNDEM
22 Temmuz 2016 - 07:37
Gamzeli "Üniformalı teröristler"
“Milli iradenin yine ve ancak millet tarafından değiştirilmesi dışında bir müdahaleyi asla kabul etmiyor, milletin iradesi dışında bir irade de tanımıyoruz. Gün milli iradeye ve demokrasimize sahip çıkma günü. Hiçbir darbe, hiçbir kalkışma asla meşru değil ve hiçbir şekilde, hiçbir gerekçeyle savunulamaz.”
GÜNDEM
22 Temmuz 2016 - 07:37