Dünya sahnesine bir amaç için gelen insanoğlu, hayatını idame ettirirken var oluş gayesinden sapmadan kendisine verilen nimetlerden istifade etmesi insan olmanın gereğidir. Göklerde ve yerde ne varsa Allaha aittir. Her şeyi yoktan var eden Yüce Allah’tır. Allah, gökleri, arzı, güneş ve ayı insanların istifadesine sunmuştur. İnan ve inanmayanların bulundukları yeryüzünde yaşama hakları vardır. Bu hak, insana verilen hakların başında gelir ve dokunulmazdır. Allah kuranında: “ O ki, size yeri boyun eğer kıldı. Haydi, onun omuzlarında yürüyün ve O’nun rızkından yiyin. Dönüş ancak O’nadır. Mülk, 15. Allah, kendisine kulluk etmek üzere yarattığı her insana, takdir ettiği hayat, sona erinceye kadar lazım olan her nimet ve imkânı, kendisine sunmuştur. Bu nimet ve imkânlardan faydalanırken bir diğerini rahatsız etmemek, başkalarının mallarına zarar vermemek veya gasp etmemek gerekir. Çünkü: İslam’da zarar vermek, zarara zararla karşılık vermek yoktur. Aynı zamanda zararlı davranış sergilemek genel ahlak kurallarına aykırıdır.
Günümüzde dünya topyekûn korona virüsü ile boğuşurken halen daha insanlıkla bağdaşmayan söylem ve eylemler varlıklarını sürdürmektedir. Hukuk ve adalet bir tarafa itilerek, maddi yönden güçlü olanlar zayıf olanların arazilerini ellerinden alıyor, evlerinden barklarından sürgün ediyor. Süper görünen devletler balık besler gibi terör örgütlerini besleyip onlar vasıtasıyla yer altı madenleri olan bölgeleri işgal ettiriyorlar. Irak, Suriye, Libya, Mısır, Afrika, Filistin gibi ülkelerde halk perişan hale gelmiştir. Bu bölgelerde terör örgütleri, kendilerini besleyen devletlerin verdikleri görevleri icra ediyorlar. Bunlarda insanlık dışı her eylem mevcuttur. Bazı devlet başkanları bu terör örgütleriyle kendi koltuklarını korama adına onlarla anlaşma masasına oturuyorlar. Bu gün terör örgütlerinin faal olduğu tüm yerleşim bölgelerinde halk mağdur ve mazlumdur. Bu durum bilindiği halde kendi çıkar ve menfaatleri için gayri insani ve gayri hukuki eylemlerine devam edenler, bilmezler mi ki, bu dünyanın bir sahibi var. Bir gün gelir bu zulme dur der.
Artık bundan böyle eski alışkanlığına bakarak ben eskiden süper devlettim şimdide böyle sayılırım diyerek her arzu ettiğini yapamayacak. Çünkü eski bardaklar demode oldu. Teknik ve teknoloji değişti. Şimdi pilotsuz uçaklar var. Sihalar, İhalar, Anka ve bayraktarlar var. Evet Yüce Allah zalimlere dur der mi? Evet der. 28 yıl önce Azerbaycan’a ait Karabağ’ı zorla işgal eden Ermenistan devletine süper güç olduklarını iddia eden devletler tarafından bir yaptırım olmamıştır. Allah, Azerbaycan devletine güç ve imkân verdi, 27 Eylülde başlayan işgali yok etme harekâtı, hayırlı netice ile bitme aşamasına gelmiştir. Ermenilerin işgalinde kendilerini savunacak silah, araç ve gereçleri olmayan Azerbaycan ordusu, öyle güçlü hale gelmiştir ki, karada ve havada Ermenistan orduları perişan olmuşlardır. İşgal edilen bölgelerin büyük çoğunluğu kurtarılmıştır. Karabağ Azerbaycan’ındır, Azerbaycan’ın olacaktır bismillah. Karabağ harekâtı diğer mazlum ve mağdur bölgele örnek olacaktır inşallah.
Bu dünyadan Karunlar, Nemrutlar, firavunlar gelip geçtiler. Zulmettiler, ilahlık tasladılar, mal ve mülkün sahibi benim dediler. Dediler ama sonuçta öyle olmadığını da gördüler. Geç oldu ama, olsun. Önemli olan gerçeği görmektir. Günümüze gelirsek, ben ne dersem o, olur. Benden başka büyük diyerek terör örgütlerini besleyip onları zamanı gelince kullananlar. Zayıf devletlerin iç işlerine karışıp buralarda karışıklık çıkararak halkı sömürenler, Müslümanların manevi değerlerine saldıranlar. Evrensel hukuku ve adalet duygusunu tanımayıp her türlü zulmü reva görenler. Müslümanları öz vatanlarında zulmeden ve mescidi aksaya saygısızlık edenler. Müslüman olup da Müslümanların haklarını savunmayan, kâfirlerin safında yer alıp Müslümanların aleyhinde olan eylemlere ortak olanlar. Şunu iyi bilsinler ki, bu dünya sahipsiz değildir. Yarın ne olacağı belli değildir. Bir zaman gelecek Rusya, ABD, Fransa ve İsrail kullanacak terör örgütü bulamayacak. Zulmedecek güçleri de kalmayacak. Onlar da hukuk ve adaleti arayacaklar. Hayat bu, bu günün zalimleri yarının mazlum ve mağdurları olabilir. En güzel örnek Ermenistan. Dün zalimdi bu gün perişan oldu. Maddeten. ve manen çöktü. Bu dünyada yaşayan her bir fert Yaratanı kızdırmadan, darıltmadan, gücendirmeden yaşamak zorundadır. Huzur ve geleceğe güvenle bakmak ancak bu sayede olur. Değilse şimdiki gibi karamsarlık, kargaşa, zulüm devam eder.
