Atatürk’ün Çankırı’ya gelişi ile ilgili törenlerde “ben yaptım oldu” düşüncesi hakim. Çankırı’ya düşman ayağı basmadığından mı, kurtuluş günü olmadığından mı nedir, Atatürk’e hak ettiği değerin verilmemesini defalarca eleştirdiğimiz halde bırakın yerimizde saymayı, eski törenleri arar olduk.
Atatürk’ün Çankırı’ya gelişlerinin bu yılki kutlaması da öncekilerden pek farklı olmadı. Yerel halktan çok, bir avuç atanmış sayısının fazlalığı dikkat çekti.
1980’li yılların başında düzenlenen kutlama törenlerinde ilk olmanın heyecanı ile zengin programa şahit olmuştuk.
Atatürk’ün Çankırı’ya ilk gelişinde karşılandığı, günümüzde kaybolmaya yüz tutan Ata Park’ta (Büyük Otel karşısı) dönemin Ankara vali yardımcısı ve beraberindekiler Çankırı protokolü tarafından karşılanmış, oluşturulan konvoy Atatürk Anıtına kadar yürüdükten sonra törenlere burada devam edilmişti.
İlk kutlamalar, “Atatürk’ün Çankırı’ya Gelişi ve Şapka İnkılabı” başlığı altında zengin içerikle kutlanır, konferanslar düzenlenir, TRT çekim yaparak Çankırı’nın sesini Türkiye duyardı
Şapka İnkılabı, Çankırı ile Kastamonu arasında “Çankırı’da yapıldı, hayır Kastamonu’da yapıldı” iddiasına sahne olmuş, bizim kronik hastalığımız nemelazımcı zihniyetle iddiamızı sürdüremeyince şapkayı Kastamonu’ya kaptırdık.
Artık sadece Atatürk’ün Çankırı’ya gelişi kutlanmakta…
Sonraki yıllarda dönemin valisi kutlama programına Anıt Kabir’i kalabalık heyetle ziyareti eklese de vali gidince o da bitti.
Cumhuriyetin kuruluşunun 100. Yılında bir Atatürk’ün Çankırı’ya gelişi kutlamasını daha geride bıraktık.
101. yılda buluşmak ümidiyle…